İstanbul Tasarım Merkezi ve İBB Kültür Müdürlüğü ortak organizasyonuyla gerçekleştirilen özel etkinlik “Pir-i Mimaran Sinan” anma programı 21 Mayıs Cumartesi günü İstanbul Tasarım Merkezi’nde yapıldı.
Programın moderatörü İsmail Erdoğan, Mimar Sinan'ın Kayseri Ağırnas'taki doğduğu evde bulunan taş kemerden yola çıkarak ilk mimarlık terbiyesini evinde aldığından bahsetti.
Ardından Vahit Okumuş, “Kubbeler Statiği ve Sinan” başlıklı sunumunda, Mimar Sinan'ın sadece bir Mimar değil aynı zamanda filozof, ses mühendisi, malzeme mühendisi, inşaat mühendisi ve deprem mühendisi olduğunu ifade etti. Daha sonra, kullandığı ifadelerin Mimar Sinan’da nasıl karşılık bulduğunu örnekler üzerinden açıkladı. Aynı bağlamda Mimar Sinan'ın yaptığı bir duvarın ya da köprünün yıkılamayacağını kanıtlarla izah etti. Son olarak da, Sinan'ın kubbeyi nasıl ele aldığını ve nasıl ördüğünü izah etti.
Ardından “Mimar Sinan Camilerinde Geometrik Desen Analizleri” başlıklı sunumu için sözü Serap Ekizler Sönmez'e bıraktı. Sönmez, İslam coğrafyasındaki farklı ve benzer Geometrik desen örnekleri üzerinden başladığı sunumunu, Osmanlı'nın klasik Çağ’ına getirerek Sinan'ın kullandığı form örneklerini slaytlar üzerinden anlattı.
Son olarak Prof. Dr. Suphi Saatçi, “Klasik Çağ ve Sinan” başlıklı sunumuna genel bir giriş yaparak Sinan’ın aziz milletimizin ve İslam Dininin bekası adına yaptığı çalışmaları hatırlatarak Sinan'ın arkasındaki tecrübeyi anlattı. Sinan'ı Sinan yapanın kendi dehası olduğu kadar üzerine oturduğu Selçuklu ve Erken Osmanlı mirası olduğunu söyleyen Suphi Bey, Sinan'ın kubbe mimarisine yönelerek mükemmelliğe ulaşmaya çalıştığını ve bunu da başardığını örnekler üzerinden ortaya koydu. Avrupa'da yapımı yüzyıllar süsadeceren katedral örnekleri üzerinden bir karşılaştırma yapan Suphi bey, Sinan'ın Süleymaniye camiini sadece 7 yılda bitirdiğini söyleyerek onun gerçek büyüklüğünü gözler önüne serdi.
Program kokteyl ve hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sona erdi.